dolaplamak
- -i Rutubetini ayarlamak, fazla yağını ve bağlanmamış boyasını uzaklaştırmak, parlaklık vermek amacıyla dolap içinde talaş, kaolin, alçı vb. ile birlikte döndürerek deriyi tabaklamak
- Kendirleri dolapta işleyerek bükmek
- Kumaşı döverek kumaşın düzelmesini sağlamak
- Parlaklık kazandırmak için halıyı üstündeki tozlardan, tüylerden arındırmak
- Dolap içinde küçük sert parçalarla beraber yuvarlayıp çarptırarak metallerin ve taşların üzerlerindeki pas, kireç tabakaları, döküm çapakları vb.ni temizleyerek, kaba yüzeylerini pürüzsüzleştirmek, parlatmak
Kelime dolaplamak anlamı ne, dolaplamak sözlükteki anlamı, dolaplamak ne demek tdk, dolaplamak ne anlama gelir, dolaplamak kelimesinin kökeni