kuvöz sözlük anlamı

“kuvöz”

kuvöz

Fransızca couveuse
  • isim Özellikle erken veya yeni doğmuş bebeklerin, zarar verebilecek dış etkenlerden korunması amacıyla içine yerleştirildiği, belirli sıcaklığın ve nemin özel olarak oluşturulduğu, şeffaf, kapalı aygıt; yaşanak

kuver sözlükteki anlamı

“kuver”

kuver

Fransızca couvert
  • isim Lokantalarda yemeklerin servisinden önce masaya serilen örtü
  • Bu örtüyle birlikte çatal, bıçak, kaşık, şamdan, tuzluk vb. şeylerin servise sunulmasından dolayı alınan ücret

kutup sözlükteki anlamı

“kutup”

kutup

Arapça ḳuṭb
  • isim Yer yuvarlağının, Ekvator'dan en uzak olan yer ekseninin geçtiği varsayılan iki noktasından her biri
  • mecaz Birbiriyle karşıt olan şeylerden her biri
  • gök bilimi Gök kürenin, dolayında döndüğü varsayılan eksenin iki ucundan her biri
  • fizik Elektrik akımını oluşturan gerilim ayrılığının en yüksek dereceyi bulduğu iki noktadan her biri
  • fizik Bir mıknatıs demirinin iki ucundan her biri
  • mecaz Bir konuda yüksek bilgisi ve yetkisi olan kimse