kordon sözlükteki anlamı

“kordon”

kordon

Fransızca cordon
  • isim Genellikle ipekten yapılmış kalın ip
  • Saat, madalyon vb.ni asmaya yarayan ince zincir
  • İnce tellerden örülen ve özellikle ütü, ızgara vb. ev araçlarında kullanılan elektrik kablosu
  • İnce uzun sıralar durumunda yapılmış oymalı duvar veya mobilya süsü
  • Teneke ve çinko eşyaların üstüne süs yapmak için kullanılan araç
  • Bir yere girip çıkmayı denetim altına almak için görevlilerden oluşturulan dizi
  • Kıyı şeridi
  • tıp ► göbek bağı
  • coğrafya ► kıyı dili

kopmak sözlükteki anlamı

“kopmak”

kopmak

  • nesnesiz Herhangi bir yerinden ikiye ayrılmak
  • Yerinden ayrılmak
  • Gövdeden ayrılmak
  • mecaz Gürültülü veya tehlikeli olaylar, birdenbire başlamak veya ortaya çıkmak
  • mecaz Bütün ilişkileri kesilip büsbütün ayrılmak veya uzaklaşmak
  • mecaz ► kurtulmak
  • mecaz Çok ağrımak
  • ağızlardan Koşmak, hızla gitmek

konvoy sözlükteki anlamı

“konvoy”

konvoy

Fransızca convoi
  • isim Aynı yere giden taşıt veya yolcu topluluğu; kafile
  • Savaş gemileri tarafından korunan yük gemileri katarı