dökmek sözlükteki anlamı

“dökmek”

dökmek

  • -i Sıvı veya tane durumunda olan şeyleri bulundukları kaptan başka bir yere boşaltmak
  • Belli bir yere boşaltmak
  • ► akıtmak
  • -e ► saçmak
  • Bir şeyi salmak, bırakmak
  • Üstünde bulunan bir şeyi düşürmek
  • Teninde kızamık, kızıl, suçiçeği hastalıklarında olduğu gibi kırmızı lekeler çıkmak
  • Maden, mum eriyiği veya çimento, alçı vb.ni kalıba akıtarak biçim vermek, döküm yapmak
  • Sulu hamuru kızgın yağ veya tepsinin içine akıtarak pişirmek
  • Bir yere çokça bir şey yığmak, taşımak
  • nesnesiz Çok söylemek
  • Bir şeyi yok etmek için atmak
  • -e Bir işte veya bir konuyu ele alış biçiminde değişiklik yapmak
  • Yakmak, tutuşturmak
  • Kullanmak, harcamak, sarf etmek
  • mecaz Çok sayıda öğrenciyi sınavda veya bir üst sınıfa geçirmede başarısız saymak
  • nesnesiz, mecaz Bol bol vermek, ödemek, sarf etmek
  • mecaz Açığa vurmak, söylemek, ortaya koymak