koltuk sözlükteki anlamı

“koltuk”

koltuk

  • isim Omuz başının altında, kolun gövde ile birleştiği yer
  • Kol dayayacak yerleri olan geniş ve rahat sandalye
  • Eski düğünlerde damatla gelinin eve girerken konuklar arasından kol kola geçmeleri töreni
  • Yapıcılıkta yan destek
  • denizcilik Demirledikten sonra gemiyi iskeleye, rıhtıma veya başka bir gemiye bağlayan ip
  • mecaz ► koltuklanma
  • mecaz ► kayırma
  • mecaz Yüksek mevki, makam
  • argo ► genelev
  • ağızlardan Mısır ve buğday fidesinin yanlarından çıkan filizler
  • eskimiş Kenar, tenha yer