dağılmak sözlük anlamı

“dağılmak”

dağılmak

  • nesnesiz Toplu durumdayken ayrılıp birbirinden uzaklaşmak
  • Değer ve birimler belli etkenlerle, oranlı olarak bölünmek
  • Parçalanarak yayılmak, ufalanmak
  • Karışık duruma gelmek, düzeni bozulmak
  • mecaz Birliği, beraberliği bozulmak
  • mecaz Bir topluluğun, kuruluşun varlığı son bulmak; fesholunmak, münfesih olmak
  • mecaz Yavaş yavaş kaybolmak, yok olmak

dağılma sözlükteki anlamı

“dağılma”

dağılma

  • isim Dağılmak işi; infisah, inhilal
  • askerlik Sınırlı bölgelere toplanmış birlik, gereç ve kuruluşların düşman saldırısına karşı daha iyi korunmalarını sağlamak amacıyla birbirlerinden uzaklaştırılmaları
  • askerlik Bir hedefe aynı silahla atılan mermilerin, barut haklarının ve başka şartların değişmesi yüzünden ayrı ayrı noktalara vurması