hap sözlük anlamı

“hap”

hap

Arapça ḥabb
  • isim Kolayca yutulabilmesi için toparlak duruma getirilmiş ilaç; komprime
  • argo Bir içimlik afyon

hap

  • isim Çocuk dilinde yiyeceği yutma sesi

har sözlük anlamı

“har”

har

  • isim "Düşüncesizce ve hesapsızca harcamak, bol bol harcayıp tüketmek" anlamlarındaki har vurup harman savurmak deyiminde geçen bir söz

har

Arapça ḥarr
  • sıfat, eskimiş Sıcak, kızgın, yakıcı olan

has sözlük anlamı

“has”

has

Arapça ḫāṣṣ
  • sıfat ► özgü
  • ► saf (II)
  • Hükümdara özgü olan
  • mecaz İyi nitelikleri kendinde toplamış olan (kimse)
  • isim, tarih ► başmaklık
  • tarih Yıllık geliri yüz bin akçeyi aşan dirlik

hak ne anlama gelir

“hak”

hak

Arapça ḥaḳḳ
  • isim Doğru, gerçek
  • Adaletli davranma
  • Adaletin, hukukun gerektirdiği veya birine ayırdığı şey, kazanç
  • Dava veya iddiada gerçeğe uygunluk, doğruluk
  • Verilmiş emekten doğan manevi yetki
  • ► pay
  • Emek karşılığı ücret

hak

Arapça ḥakk
  • isim Maden, ağaç, taş üzerine elle yazı veya şekil oyma; kazı (I)
  • Kâğıttaki yazıyı kazıma; kazı (I)

Hak

Arapça ḥaḳḳ
  • isim, din bilimi ► Allah

hâk

Farsça ḫāk
  • isim, eskimiş ► toprak

hal sözlükteki anlamı

“hal”

hal

Arapça ḥall
  • isim, eskimiş Çözme, çözülme
  • ► çözüm
  • ► eritme
  • Karışık bir sorunun içinden çıkma, sonuca varma

hal

Fransızca halle
  • isim Sebze, meyve, bakliyat vb.nin satıldığı yer

hal

Arapça ḫalʿ
  • isim, tarih Tahttan indirme

hâl

Arapça ḥāl
  • isim ► durum
  • Tutum, tavır
  • Şimdiki zaman, içinde yaşanılan zaman
  • ► takat
  • mecaz Kötü durum, sıkıntı, dert