kör sözlük anlamı

“kör”

kör

Farsça kūr
  • sıfat ► görme engelli
  • Keskinliği yeterli olmayan
  • mecaz Az aydınlık veren
  • mecaz Bakış ve değerlendirme açısı dar olan
  • mecaz Arkası tıkalı olan veya işlek olmayan
  • mecaz Olguları sezme ve kavrama yetisi, dikkati olmayan
  • mecaz Duyarlığını yitirmiş

kös sözlük anlamı

“kös”

kös

Farsça kūs
  • isim, eskimiş Savaşlarda, alaylarda at, deve veya araba üzerinde taşınan ve işaret vermek için kullanılan büyük davul

kot ne anlama gelir

“kot”

kot

  • isim Giysi yapılan bir tür kumaş, kaba pamuklu kumaş
  • sıfat Bu kumaştan yapılan giysi; blucin
  • Bu kumaştan yapılan (giysi)

kot

Fransızca cote
  • isim, mimarlık Binaların temeli ile zemin arasındaki yükseklik

kot

  • isim, ağızlardan Yörelere göre değişen ölçüde tahıl alabilen, tahtadan yapılmış bir ölçek

kov sözlük anlamı

“kov”

kov

  • isim, ağızlardan ► dedikodu

kov

  • isim, ağızlardan Sivrisinek vb. hayvanların ısırmasından korunmak için vücuda sürülen özel sıvı